

Milyonlarca memur ile memur emeklisine bu yılın ilk 6 ayı için yüzde 6 oranında toplu sözleşme zammı verilmişti. Enflasyon farkıyla birlikte artış oranı yüzde 11.54’tü. TÜFE’de bir önceki yılın aralık ayına göre değişim oranı yüzde 13.36 olarak gerçekleşti. Enflasyon memur ile memur emeklisine verilen zammı sildi süpürdü. 4 ayın sonunda memur ile memur emeklisinin enflasyon farkı yaklaşık yüzde 7.36 oldu. Ancak toplu sözleşme gereği memur ile memur emeklileri enflasyon farkını 6 aylık enflasyona göre alıyor. Bu nedenle de mayıs ve haziran enflasyonlarının da netleşmesi gerekecek. Memur ile memur emeklisinin maaş ve aylıklarında o döneme kadar erime devam edecek. Memur ile memur emeklisi yılın ikinci 6 ayında ise yüzde 5 toplu sözleşme zammı alacak. 4 aylık enflasyon farkı da eklendiğinde maaş ve aylıklarındaki artış oranı şimdilik yüzde 12.36 civarında bulunuyor. Ancak net rakam için mayıs ve haziran enflasyon oranlarının da netleşmesi gerekiyor.
ASGARİ ÜCRET DE ERİDİ
İktidar yaklaşık 8 milyon işçinin bir aylık geçim ücreti haline gelen asgari ücret artışını tüm taleplere karşın yüzde 30 ile sınırlı tutmuştu. Üstelik asgari ücret artışı yıllık olarak belirlenmişti. Yıllık TÜFE yüzde 37.86 ile asgari ücrete yapılan yüzde 30’luk zammı da sildi süpürdü. Açlık sınırının altında kalan asgari ücret halen 22 bin 104,67 lira. 4 aylık dönemde asgari ücret enflasyon nedeniyle 2 bin 953,18 lira eridi. Böylece nisan sonu itibariyle aslında 19 bin 151,49 liraya gerilemiş oldu.
EMEKLİ PERİŞAN
Milyonlarca emekli gerek asgari ücret, gerekse de açlık sınırının altındaki aylıklarla geçinmeye çalışıyor. İşçi ve Bağ-Kur emeklileri ocak ayında yüzde 15.75 oranında zam almıştı. Yıllık TÜFE halen bu zam oranının çok üzerinde bulunuyor. En düşük emekli aylığı 14 bin 469 lira. 4 ayda enflasyon nedeniyle oluşan kayıp bin 933,06 lira. Nisan sonu itibariyle en düşük emekli aylığı erime nedeniyle aslında 12 bin 535,94 liraya inmiş durumda.
İşçi ve Bağ-Kur emeklileri 6 aylık enflasyon oranında zam alıyor. Buna göre, işçi ve Bağ-Kur emeklilerinin 4 aylık zam oranı şu anda yüzde 13.36. Ancak kesin zam oranı mayıs ve haziran enflasyonlarının açıklanması ile netleşecek.
‘TEMMUZDA SEYYANEN ZAM’
Enflasyon gelirleri eritirken, sendikalardan da “zam” talepleri geldi. Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, “kamu işvereninin/hakem kurulunun yetersiz kararırın ceremesini, biz kamu görevlileri ve emeklileri çekiyoruz” dedi. “Kamu İşveren Heyeti’nin dahi inanmadığı ve somut gerçekliğe dayandırmadığı enflasyon hedeflerinin, beklentilerinin ve tahminlerinin faturasını; kamu görevlileri olarak cebimizden, emeğimizden, ekmeğimizden ve alım gücümüzden ödemeye devam ediyoruz” diyen Yalçın, enflasyonun ateşini söndürmek için emeğin alım gücüne “yangın tüpüyle” müdahale eden ekonomi yönetiminin yangının adresini yanlış bildiğini kaydetti. Yalçın, “Açıkça söylüyoruz; yanlışı düzeltmenin yolu temmuzda seyyanen zamdan geçiyor” dedi. Enflasyondan kurtuluşun formülünün; “cüzdanları boşaltmakla değil, adil paylaşımı yapmaktan” geçtiğini belirten Yalçın, toplu sözleşme yasasının Meclis tatile girmeden değiştirilmesini de istedi.
‘EK ZAM, REFAH PAYI’
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, yılın ilk 4 ayında TÜFE’nin toplamda yüzde 13.36’ya ulaştığını, bu süre zarfında memur maaşlarındaki erimenin de yüzde 7.36 olduğunu kaydetti. Enflasyonun hızının, yıl başında memurlara yapılan zammı ikiye katladığına işaret eden Kahveci, “Bütün veriler, memur ve emeklilerimizin geçim acziyetinde olduğunu gösteriyor. Hayat pahalılığının bu şekilde sürmesi durumunda sene sonuna kadar kamu çalışanlarımızın ekonomik olarak ciddi sıkıntı yaşaması büyük bir ihtimaldir” dedi. “Yükselen enflasyonun acısını emek veren, üreten ve yalnızca emeği ile geçinmeye çalışan kesimden çıkarmak ne derece doğrudur ?” sorusunu yönelten Kahveci, şöyle devam etti:
“Kamu çalışanlarının rahat bir nefes almasının piyasaları da rahatlatacağını bunun için de ek zam ve refah payı verilmesi talebimizi bir kere daha yineliyoruz. TBMM’nin yasama yılını sonlandırmadan önce çalışmalarında önceliği hayat pahalılığını önlemeye ve alım gücünü artırmaya vermesini bekliyoruz… Kamu çalışanları artık zorunlu harcamaları için bile tüketim yapacak gücünü kaybetmiştir.”
Kaynak Cumhuriyet