
Yayla muzu
Osmanlı dönemi şerbetleri arasında kendine has aroması ve mayhoş tadı ile önemli bir şerbet olan Işkın suyu, Şef Recep İncecik’in geleneksel yorumu ile tekrar gün yüzüne çıktı. İncecik, “Katkı maddesi kullanmadan, tamamen rengini natürel olarak bırakarak tabii hali ile yeniden ortaya çıkarttık. Özünü de parçalayıp kabuklarından elde ettiğimiz su ile birleştiriyoruz. Orijinal mayhoşluğu, ekşiliği de çok az gerçek bal karıştırarak şerbete dönüştürdük. Işkın şerbeti koruyucu katılmadığı için buzdolabında 3-4 gün saklanabiliyor” diyor.
Anadolu’nun doğu ve güneydoğu bölgesindeki yaylalarda, ilkbaharda kendiliğinden çıkan yayla muzu ışkın, Osmanlı devrinde olduğu gibi şerbet olarak İstanbul’da Şef Recep İncecik tarafından yeniden gün yüzüne çıkartıldı. Sultanahmet’deki Sultan Köşesi isimli restorantta, yabancı misafirler için Osmanlı Mutfağından örnekler sunan Ünlü Şef Recep İncecik, Işkın şerbetinin saray mutfağında uzun yıllar çok tercih edilen bir meşrubat olduğuna dikkat çekiyor. Hüdai Nabit (kendiliğinden topraktan çıkan) bir yeşillik olan ışkın bitkisi, mayhoş aroması ile harareti alıyor. Doğu vilayetlerinde “Kürt muzu” olarak da tezgahlarda satılan ışkın, ince dış kabukları soyularak harareti gidermek için çiğ olarak yeniliyor.
Mayhoşluğu başka hiçbir meyvede yok
Osmanlı mutfağından çıkıp gelen ışkın şerbetinin tadına bakan İstanbul’daki Anadolu’dan yetişme şefler Mehmet Kudat ve Fırat Kaptan da lezzet olarak, başka hiçbir meyvede olmayan bir mayhoşluk olduğuna dikkat çekiyorlar. Şefler, “Işkın, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde soyarak yenilen bir sebzemizdir. Kürt muzu da denilen bu sebzeyi sadece ekşi tadından dolayı kırarak, tuzlayıp yerdik. Işkın Osmanlı Mutfağında kullanılan, üzümden aldığımız suda, bal giren tariflerde tatlılığı almak için soslara girilen bir bitkidir. İlk baharda çıkar. Bu ürün salamura yapılarak yörede, turşusu da yapılır. Sindirime büyük faydası olduğu için, eski ilaç tariflerinde yer alıyor. Güneydoğu’nun birçok ilinde bulunan bitki, Hakkari’den Şanlıurfa’ya kadar olan bir bölgede, yüksek kesimlerdeki yaylalarda kendiliğinden yetişiyor” ifadelerini kullanıyorlar.
Mayhoşluğu başka hiçbir meyvede yok
Osmanlı mutfağından çıkıp gelen ışkın şerbetinin tadına bakan İstanbul’daki Anadolu’dan yetişme şefler Mehmet Kudat ve Fırat Kaptan da lezzet olarak, başka hiçbir meyvede olmayan bir mayhoşluk olduğuna dikkat çekiyorlar. Şefler, “Işkın, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde soyarak yenilen bir sebzemizdir. Kürt muzu da denilen bu sebzeyi sadece ekşi tadından dolayı kırarak, tuzlayıp yerdik. Işkın Osmanlı Mutfağında kullanılan, üzümden aldığımız suda, bal giren tariflerde tatlılığı almak için soslara girilen bir bitkidir. İlk baharda çıkar. Bu ürün salamura yapılarak yörede, turşusu da yapılır. Sindirime büyük faydası olduğu için, eski ilaç tariflerinde yer alıyor. Güneydoğu’nun birçok ilinde bulunan bitki, Hakkari’den Şanlıurfa’ya kadar olan bir bölgede, yüksek kesimlerdeki yaylalarda kendiliğinden yetişiyor” ifadelerini kullanıyorlar.
“Rahma” filminin çekimleri başladı “Rahma” filminin çekimleri başladı
Sonraki haber Senaryo aşamasında birçok ödüle layık görülen proje, TRT 12 Punto Senaryo Geliştirme Platformu’ndan “Ön Alım”, Troya Proje Geliştirme Platformu’ndan “En İyi Proje” ödüllerini kazandı. “Üç Yol” ve “Ceviz Ağacı” filmlerine imza atan yönetmen Faysal Soysal’ın “Rahma”…
DevamıVagon Sahne yola çıkıyor Vagon Sahne yola çıkıyor
Sonraki haber Açılış gecesinde “Misafir” adlı oyun sahnelenecek ve temsilin ardından tiyatro vagonu Anadolu’daki duraklarına doğru hareket edecek. Devlet Tiyatroları “Vagon Sahne Projesi” kapsamında 22 temsille, 11 il ve ilçede izleyiciyle buluşacak. Devlet Tiyatroları tarafından 2008’de başlatılan “Tiyatro…
Devamı