Yorgun bir vapur, büyük bir umut: Atatürk’ü Samsun’a götüren Bandırma Vapuru’nun hikayesi

‘ü ’a götüren Bandırma Vapuru, aslında o dönemde yaşlı ve yıpranmış bir posta vapuruydu. Hatta İngiliz işgali altındaki İstanbul’dan çıkarken fark edilmemesi için  cephane taşıdığı izlenimi verilerek dikkat çekmemesi sağlandı. Vapurdaki gizli hareketlilik, İngiliz işgal kuvvetlerinin gözünden kaçırılmaya çalışıldı. Vapurdaki herkes, adeta ölümle yaşam arasında bir görev üstlenmişti.

Mustafa Kemal, bu seyahati sırasında arkadaşlarına şu sözleri söylediği rivayet edilir:

“Ya istiklal, ya ölüm.”

Atatürk bu sözüyle kararlılığını ve dönüşü olmayan uzun bir yolda olduğunu hissetirmiştir.

BANDIRMA VAPURU’NUN İNŞAASI

Bandırma Vapuru, 1878 yılında İskoçya’nın Paisley kentinde “Trocadero” adıyla inşa edidi. 47,7 metre uzunluğunda ve 192 grostonluk bu gemi, ilk yıllarında yük taşımacılığı yaptı. 1883’te Yunanlı bir armatöre satıldı. Zamanla birkaç kez el değiştiren vapur, 1894’de “Panderma” adıyla Osmanlı Devleti’nin kontrolündeki denizlerinde yük ve yolcu taşımaya başladı. Osmanlı Seyrüsefain İdaresince 28 Ekim 1910’da adı “Bandırma” olarak değiştirildi ve posta vapuru haline getirilerek hizmete alındı.

MUSTAFA KEMAL PAŞA’DAN DAHA YAŞLIYDI

Vapur, Mondros Mütarekesinden sonra bölgedeki asayişin sağlaması için 30 Nisan 1919’da 9. Ordu Müfettişi olarak görevlendirilen Mustafa Kemal ve silah arkadaşları için tahsis edildi. Bu yolculuk, sadece siyasi değil, aynı zamanda teknik zorluklarla da doluydu. Bandırma, 41 yaşında, yıpranmış ve navigasyon ekipmanları eksik bir gemiydi. Mustafa Kemal Paşa ise Samsun’a çıktığında 38 yaşındaydı, vapurdan daha gençti. Ancak tüm bu zorluklara rağmen, Mustafa Kemal ve beraberindekiler Samsun’a ulaşmayı başardı.

ISKARTAYA ÇIKARILSA DA MİRASI UNUTULMADI

Bandırma Vapuru, Samsun yolculuğundan sonra posta taşımacılığına devam etti ancak Samsun yolculuğundan 5 yıl sonra ıskartaya çıkarıldı. Bugün, Samsun’da Bandırma Vapuru’nun bir replikası, müze olarak ziyarete açıktır. Bu müze, hem Bandırma Vapuru’nun tarihini hem de Türk milletinin bağımsızlık mücadelesini yaşatmaktadır.

Bandırma Vapuru yorgunluğuna rağmen bir gün olsun yılgınlığa düşmeyen bir milletin yeniden doğuşunun, umutlarının ve kararlılığının simgesidir. Bandırma Vapuru, sadece bir yolculuk değildi; o, cesaretin, inancın ve kararlılığın denizler üzerindeki yankısıydı. Yorgun gövdesi, yıpranmış direkleriyle 1919’un soğuk Karadeniz’inde ilerlerken, taşıdığı yük maddi değil; vatan sevgisi, özgürlük arzusu ve bağımsızlık ateşidir.

Kaynak NTV

Lionel

Yazıya tutkuyla bağlı olan Lionel, At gözlüklerini çıkarıp çevresine bakiyor ve gördüklerini Bikonu.com’da gündemi farklı bir bakış açısıyla ele alıyor. Analitik yaklaşımı, sade dili ve dikkat çekici yorumlarıyla okurların ilgisini çekmeyi başarıyor. İlgi alanları arasında güncel haberler, kültür, toplum ve insan hikâyeleri yer alıyor.

İlgili Yazılar

Gülben Ergen’in konser maratonu: ABD’de bornozla gezdi
  • Kasım 5, 2025

Gülben Ergen, Amerika turnesinin son gününde bornozuyla bir burgerciye giderken görüntülendi. Sosyal medyada viral olan bu görüntüler nedeniyle eleştiri aldı ancak Ergen, kimsenin umurunda olmadığını belirtti. Sosyal medya kullanıcıları ikiye bölündü; bazıları destek verirken bazıları eleştirdi. AI özetimiz…

Devamı

Devamı
Tarımsal üretimde rekor: Türkiye dünyada 7, Avrupa’da 1’inci sıraya yerleşti
  • Kasım 5, 2025

Türkiye, tarımsal üretimde son 20 yılda yaptığı atılımlarla dünya sıralamasında 12. sıradan 7. sıraya yükseldi. 2024 verilerine göre 74 milyar dolarlık tarımsal hasıla ile Avrupa’da birinci sıraya yerleşti. Bu başarıda fındık, kayısı, kiraz ve incir gibi ürünlerin yanı…

Devamı

Devamı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir