OpenAI, ChatGPT ve API’sı için veri yerleşim bölgelerini genişletti. Böylece kurumsal kullanıcılar, verilerini iş faaliyetlerine en yakın yerde depolama ve işleme seçeneğinden faydalanabilecek. Aynı şekilde kullanıcıların, yerel düzenlemelere daha iyi uyum sağlama imkanına kavuştuğunu da belirtelim.
Şimdiye kadar, işletmelerin ChatGPT aracılığıyla aktarılan verileri işlemek için daha az seçeneğe sahip olduğunu gördük. Örnek vermek gerekirse, bazı kurumsal veriler Avrupa kuralları yerine ABD yasalarına göre işleniyordu. Depolanan verileri başka bir yerde işlenen ve katı politikalara uymayan işletmeler, veri uyumluluk kurallarını ihlal etme riskiyle karşı karşıya kalmaktaydı.
ChatGPT Enterprise ve Edu aboneleri artık verilerinin Avrupa (Avrupa Ekonomik Alanı ve İsviçre), Birleşik Krallık, Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Japonya, Güney Kore, Singapur, Hindistan, Avustralya ve Birleşik Arap Emirlikleri bölgelerinde işlenmesini seçebilecek.
OpenAI, zamanla kullanılabilirliği başka bölgelere de genişletmeyi planlıyor. Kurumsal kullanıcılar, konuşmalar, yüklenen dosyalar, özel GPT’ler ve görüntü oluşturma artefaktları gibi verileri depolayabilecek. Bu durumun, yalnızca depolanan veriler için geçerli olduğunu belirtelim. Veriler, sistemde hareket halindeyken veya çıkarım için kullanıldığında geçerli değil. Zira şimdilik çıkarım yerleşimi yalnızca ABD’de kullanılabiliyor.
Bu yaklaşım kapsamında ChatGPT Enterprise ve Edu kullanıcıları, veri yerleşikliği ile yeni çalışma alanları kurabilecek API’daki kurumsal müşteriler ise yeni bir proje oluşturarak ve tercih ettikleri bölgeyi seçerek veri yerleşikliğini etkinleştirebilecek. API’daki kurumsal müşterilerin gelişmiş veri kontrolleri için onaylanmış olması gerektiğini de ekleyelim.
OpenAI, veri yerleşimini ilk olarak bu yılın Şubat ayında Avrupa’da sunmaya başladı. Bu noktada Avrupa Birliği’nin, GDPR’a dayalı olarak küresel çapta en katı veri düzenlemelerine sahip olduğunu hatırlatalım. Şirketin bu yeni veri yerleşim genişlemesi ise OpenAI’ın Microsoft Azure OpenAI Service ve Google Cloud’un yapay zeka ürünleriyle ile rekabet edebilmesini sağlayacak. Her iki kurum da bölgesel veri depolama yeteneklerini önemli bir farklılık unsuru olarak öne çıkarıyor. Kurumsal müşterilerin kesin uyumluluk garantilerine ihtiyaç duyması, OpenAI’ın yalnızca teknoloji avantajına güvenmenin ötesinde yeni özelliklerle de karşımıza çıkacağının bir göstergesi.
Analistler, kurumsal yapay zeka pazarının 2027 yılına kadar 150 milyar dolara ulaşabileceğini öngörüyor. Son teknoloji yapay zeka, yeteneklerini sağlam uyumluluk çerçeveleriyle birleştirebilen şirketlerin ise pazardan en büyük payı elde etmesi bekleniyor.
Kaynak: webrazzi
