
HÜSEYİN AKIN
Tahsil için Avrupa’ya giden gençler arasında ahlâk üzerinde çalışan, Sorbonne’da felsefe doktorası veren ilk Türk unvanına sahip olan fikir ve hareket adamı Nurettin Topçu’nun vefatının üzerinden yarım asır geçti. Yaşadığımız dünyada ahlâk, din, felsefe ve eğitim alanında yerel ve küresel ölçekte karşılaştığımız sorunların kaynağına inebilmiş özgün bir düşünce adamı olarak zihinlerdeki yerini hep muhafaza etmiştir. O eylemi söyleminin önünde giden, konuştukları ve yazdıklarından çok müdahil ve muteriz kişiliğiyle kolay anlaşılabilecek bir karakter değildir. Belki de bu yüzden arkasında büyük kalabalıkları toplamamış, alkış ve nümayişten kaçınmış, nutuk atıp cilalı cümleler kurmaktan hep uzak durmuştur. Çağdaş kalemlerin en büyük sıkıntısı olan yazdığına yabancılaşma hastalığına hiçbir zaman yakalanmamıştır. Amerikan sempatizanlığının zirve yaptığı bir dönemde İslam/ Anadolu Sosyalizmini savunması, isyan ile ahlâk arasındaki sıhriyetin mistik köklerine inerek iradenin kendi içinde bulunduğu şartlara boyun eğmemesi tezini ıstılah olarak düşünce dünyamıza katması konformist kafaların rahatını bozmuştur.
DİN ADAMLARINA YAPTIĞI KONUŞMA
Nurettin Topçu’nun bütün eserlerinde konu edilen din, dindar ve olanın karşısında ‘olması gereken’ Müslüman tavrını en iyi özetleyen metin 1973’te Diyanet işleri Başkanlığı’nın davetiyle Bolu’da Vaizler Semineri’nde din görevlilerine yaptığı manifesto niteliğinde konuşmasına kaynaklık eden metindir. Bu konuşmada Topçu vaaz, dini telkin ve tebliğin mahiyetinin yanı sıra hangi üslupla ve nasıl yapılması gerektiği etrafında dinin anlaşılması ve anlatılması ile dini yaşayışın şekil ve tarzı, maneviyat, dua gibi konular üzerinde durmuştur. Bu meşhur konuşma 2006 yılında ses kaydından deşifre edilerek biraz problemli şekilde de olsa yayımlanmıştı. (Hece, sayı:109, Ocak 2006-Nurettin Topçu Özel Sayısı) Yıllar sonra
İmam, hatip, müezzin, öğretmen, hoca, tebliğci, müftü, yükseklere çıkarmaya hazır sözü olan herkes, hepiniz vaizsiniz ve hepiniz telkin ile memursunuz. İncelikleri ve derinlikleri dışarıda bırakmadan vazifenizi hakkıyla yerine getirmek istiyorsanız Nurettin Topçu’nun sesinden bu kitapta irad edilen hutbeye kulak verin ve satırlar arasında yürüyüşe çıkın.
DİN ADAMLARINA YAPTIĞI KONUŞMA
Nurettin Topçu’nun bütün eserlerinde konu edilen din, dindar ve olanın karşısında ‘olması gereken’ Müslüman tavrını en iyi özetleyen metin 1973’te Diyanet işleri Başkanlığı’nın davetiyle Bolu’da Vaizler Semineri’nde din görevlilerine yaptığı manifesto niteliğinde konuşmasına kaynaklık eden metindir. Bu konuşmada Topçu vaaz, dini telkin ve tebliğin mahiyetinin yanı sıra hangi üslupla ve nasıl yapılması gerektiği etrafında dinin anlaşılması ve anlatılması ile dini yaşayışın şekil ve tarzı, maneviyat, dua gibi konular üzerinde durmuştur. Bu meşhur konuşma 2006 yılında ses kaydından deşifre edilerek biraz problemli şekilde de olsa yayımlanmıştı. (Hece, sayı:109, Ocak 2006-Nurettin Topçu Özel Sayısı) Yıllar sonra
İmam, hatip, müezzin, öğretmen, hoca, tebliğci, müftü, yükseklere çıkarmaya hazır sözü olan herkes, hepiniz vaizsiniz ve hepiniz telkin ile memursunuz. İncelikleri ve derinlikleri dışarıda bırakmadan vazifenizi hakkıyla yerine getirmek istiyorsanız Nurettin Topçu’nun sesinden bu kitapta irad edilen hutbeye kulak verin ve satırlar arasında yürüyüşe çıkın.