Murat Ülker pazarlama dünyasının en büyük sorununu yazdı: Müşteri kararsızlığına karşı 4 formül Murat Ülker pazarlama dünyasının en büyük sorununu yazdı: Müşteri kararsızlığına karşı 4 formül

Yıldız Holding Yönetim Kurulu Üyesi, pladis ve GODIVA Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ülker, Matthew Dixon ve Ted McKenna’nın JOLT Etkisi adlı kitabını

‘THE JOLT EFFECT, BU BİR AKROSTİŞ’

başlıklı yazısında irdeledi. Kitap; Satış dünyasında yüksek performans gösterenlerin müşteri kararsızlığının üstesinden nasıl geldiğine dikkat çekiyor.

Matthew Dixon ve Ted McKenna The JOLT Effect: How High Performers Overcome Customer Indecision yani JOLT Etkisi: Yüksek Performans Gösterenler Müşteri Kararsızlığının Üstesinden Nasıl Geliyor, kitabında müşterinin kararsızlığını yenmek için bunun yalnız bir davranış değil, aynı zamanda bir duygu biçimi olduğunu söylüyor. Ama müşteri sadece bir çözüm aramıyor; çözümün sorumluluğunu da düşünüyor. Çünkü karar, bir şeyi seçmek ve diğer her şeyi elemekle ortaya çıkan sorumluluğu da içerir.

Kitap, kararsızlıkla baş etmek için dört adımlı bir model öneriyor: önce kararsızlığı tanımak, ardından yön göstermek, bilgi fazlasını sadeleştirmek ve riski müşterinin üzerinden almak.

. Bence ikisi de doğru, ama eksik: SATIŞ İTİRAZLARIN HALLİDİR.

Bunun nedeni, insan psikolojisinin karar vermek sürecinde, özellikle omission bias yani eylemsizlik ya da ihmal yanlılığı olarak öne çıkıyor. İnsanlar, hata yapmaktansa vazgeçmeyi, fırsatı kaçırmayı tercih ediyor, kararsız bir halde eylemsizliği seçiyor. Bir şey yaptığında kötü bir sonuç elde edersen, suçluluk hissedersin, ama aynı kötü sonuç hiçbir şey yapmadığın için oluşursa, kendini daha az sorumlu hissedersin. Mesela: Bir ebeveyn çocuğunu aşılatır ve nadir bir yan etki gelişirse, kendini çok suçlu hisseder. Ama aşı yaptırmaz ve çocuk hastalanırsa, aslında önlenebilir olmasına rağmen genellikle kendini daha az sorumlu hisseder. Yaptığı eylem değil, yapmadığı eylem daha masum gelir.

Bunların her biri, satış görüşmelerinde farklı şekillerde ortaya çıkıyor. Ek sunumlar talep eden, başka ekip üyelerini toplantıya dahil eden, daha fazla referans isteyen ya da kararı sürekli erteleyen müşteriler… Bu insanların hepsi bir biçimde bu üç korkudan birinin, ikisinin ya da tamamının etkisi altında bocalıyor.

Özetle kitap satış süreçlerindeki en büyük engelin kararsızlık olduğunu ifade ediyor. Çoğu zaman ağzından “evet” çıkan bir müşteride bile satışın sonuçlanmamasının sebebi budur. Çünkü evet demek, sorumluluk almak anlamına geliyor. Ve bazen insanlar, doğru karardan çok, hata yapmamak için karar veriyorlar yani vermiyorlar. Aldıkları sorumluluklar gözlerinde büyüdüğü için harekete geçmiyor, ya da almadıkları sorumluluğun konfor alanında rahat ediyorlar.

JOLT Etkisi

Araştırmanın bir diğer çarpıcı sonucu: Çoğu satış temsilcisi hala yalnızca statükoyu yenmek için eğitiliyor. Oysa en başarılı satıcılar, satış sürecinin ikinci yarısında, yani müşteri çözüme ikna olduktan ama harekete geçmeden önceki o kritik boşlukta, tamamen farklı bir stratejiye geçiyor. Bu strateji, kararsızlıkla baş etmenin kendine özgü bir dili, tavrı ve yöntemi olduğunu gösteriyor. Yazarlar bu yöntemi JOLT olarak tanımlıyor; yani önce, Kararsızlığın Tarifi, ardından Yön Göstermek, bilgi fazlasını Sadeleştirmek ve müşterinin Riskini Gidermek.

Judge the Indecision yani Kararsızlığın Tarifi

Satıcı yalnızca müşterinin satın almak isteğine değil, karar vermek biçimine de bakar. Bazı müşteriler, yapısal bir kararsızlık taşır; bu da sürecin başında fark edilirse, gayretin doğru yöne yönlendirilmesini sağlar.

Kararsız müşteri daha çok seçenek değil, daha çok yön arar. İyi satıcı, seçenekler arasında kaybolan müşteriye kendi sesinden bir yol gösterir: Ben olsam bunu seçerdim.

Bilgi eksikliği hissi karar sürecini duraksatır. Başarılı satıcı, müşterinin sonsuz araştırmaya sürüklenmesine izin vermez; gerekli yerlerde süreci sadeleştirir, fazlalıkları ayıklar.

Take Risk Off the Table yani Riski Gidermek:

Analiz edilen milyonlarca satış görüşmesinde JOLT davranışlarını uygulayan temsilciler, özellikle kararsız müşteri gruplarında dikkat çekici başarı farkları gösteriyor. Ortalama satış temsilcileri “çok kararsız” müşterilerde yalnızca %6 başarı gösterirken, JOLT yöntemini uygulayan satış temsilcilerinin başarı oranı %31’e kadar çıkıyor.

Bir müşteri sürekli referans soruyorsa, hesaplamaları tekraren gündeme getiriyorsa veya kararı erteliyorsa, yüzeyde konuşulan şey, üründen çok itirazlar oluyor.

Öneride Bulun

Kararsız bir müşteriye yöneltilecek en yaygın soru, “ne istersiniz”dir. Oysa bu, müşterinin zaten cevap veremediği bir sorundur, çünkü mesele çoğunlukla bilgiye ulaşmak değil, o bilgiyi elemek ve sadeleştirmekle ilgilidir. JOLT modeli ikinci adımda satıcı müşteriye yalnızca seçenek sunan bir konumdan çıkarak karşısındakinin karar sürecinin yükünü taşıyabilen bir yoldaş gibi davranmalı der.

Bir başka geçerli ek strateji ise kişisel savunuculuk demek olan, ben olsam bu yolu seçerdim diyerek satıcının bir referans haline gelmesidir. Bu tür ifadelerin kullanıldığı görüşmelerde başarı oranının %74’e çıktığı görülüyor. Müşteri yalnız olmadığını hissettiğinde rahatlıyor.

Bu noktada önemli bir kavram daha var, radikal açıklık. Bu sadece dürüst olmak değil; karşındakine doğrudan ve net biçimde gerçeği söyleyebilmektir

Burada ortalama satıcı, alışıldık bir yönteme başvuruyor: Korku, belirsizlik ve şüphe; tüm bunlar kararın ertelenmesini önlemek için mesela: fırsatların kaçabileceği, fiyatların artabileceği demek olabilir. Ama müşteri zaten bir şeylerden korktuğu için karar veremiyordur. Üzerine daha fazla korku eklemek, kararı kolaylaştırmak yerine daha zorlaştırır.

Başarılı satış temsilcileri, iddialı vaatler yerine gerçekçi hedefler sunar. Çünkü yüksek beklentiler çoğu zaman motivasyon değil, çekilmeye neden olur.

Müşteriyi Kazanmak Yetmez, Sadakat Önemli

Satıcıların temel hedefi, çoğunlukla daha çok müşteriye ulaşmak ve daha çok sözleşme imzalamak oluyor. Ancak yazarlar bu bölümde, kazanmanın tek başına yeterli olmadığının altını çiziyor. Çünkü satışın sonunda ulaşılan her “evet”, kalıcı bir ilişkiye dönüşmeyebilir. Özellikle kararsızlıkla geçen bir sürecin ardından alınan kararlar, satışı takip eden dönemde istikrarsızlık yaratabilir.

Şunun anlaşılmasının önemli olduğunu düşünüyorum. Bazı müşteriler ürüne o kadar bağlıdır ki, hizmet ne kadar zorlayıcı olsa da satın almaya devam ederler. Bazıları içinse asıl belirleyici olan süreçteki kolaylıktır, yani hem ürünün güçlü hem sürecin zahmetsiz olduğu modellerdir. Ama en tehlikelisi, müşterinin hem ürünle hem de süreçle sorun yaşadığı, yani hiçbir sadakat nedeninin kalmadığı örneklerdir. Burada kaybettiğiniz şey sadece para olmaz. İtibar da geri dönülmez biçimde zedelenir.

Kurumsal ölçekte bakıldığında, JOLT yalnızca bireysel bir beceriler seti değil; öğrenilebilen, geliştirilebilen ve bir satış kültürüne dönüşebilen bir yaklaşım olmuştur. Kitabın son bölümünde doğru kişileri işe almak, mevcut ekiplerin sezgisel becerilerini görünür kılmak, koçluk ve geri bildirim mekanizmalarıyla davranışları kurumsallaştırmak gibi çeşitli önerilerle bu dönüşümün nasıl mümkün olabileceği sunuluyor.

Kaynak: Yeni Safak – Aktüel

Lionel

Yazıya tutkuyla bağlı olan Lionel, At gözlüklerini çıkarıp çevresine bakiyor ve gördüklerini Bikonu.com’da gündemi farklı bir bakış açısıyla ele alıyor. Analitik yaklaşımı, sade dili ve dikkat çekici yorumlarıyla okurların ilgisini çekmeyi başarıyor. İlgi alanları arasında güncel haberler, kültür, toplum ve insan hikâyeleri yer alıyor.

İlgili Yazılar

Aracını polislerin üzerine sürmüştü: Dilan Çıtak için karar verildi Aracını polislerin üzerine sürmüştü: Dilan Çıtak için karar verildi
  • Temmuz 28, 2025

Sonraki haber Polisin üzerine aracını süren Dilan Çıtak, adli kontrolle serbest. Muğla’nın Bodrum ilçesinde ‘dur’ ihtarına uymayıp, aracını polisin üzerine sürünce gözaltına alınan ve ‘Görevli memura tehdit ve görevini yaptırmama’ suçlarından adliyeye sevk edilen şarkıcı Dilan Çıtak, adli…

Devamı

Devamı
Fosil Müzesi’nde çalışmalar sürüyor Fosil Müzesi’nde çalışmalar sürüyor
  • Temmuz 28, 2025

Sonraki haber Müzede, 4 kapalı sergi salonu, fosil maket sergileme galerisi, kapalı geçici sergi salonu, balkon geçici sergi mekanı, fosil laboratuvarı, fosil deposu, çocuk oyun-eğitim alanı, hediyelik eşya satış birimi, idari ofisler, millet kıraathanesi gibi alanlar yer alacak.…

Devamı

Devamı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir